Yeni bir hayat kurdum, içine huzur koydum, en doğru zaman bu oh çok rahatım diyorsun. Huzur koydum, huzuru senin sayende koyabildim diyorsun. Öyle hissediyorsun, huzur getirdi diyorsun. Huzur, rahatlık, olgunluk getirdi, çok da iyi yaptı diyorsun.. Yaratan nasıl da denk getirdi, zamanını nasıl da iyi ayarladı böyle diyorsun. Ama bir müddet geçiyor ki meğerse o en doğru zaman, o huzuru yerleştirdiğin hayata olmamış, sığmamış ya da yerleşememiş... En doğru zaman aslında en olmayacak zamanmış.. En yanlış zaman.. İçine huzur koyduğun yeni hayatının tam ortasına koca bir imkansızlık yerleşmiş. Huzur dediğin ne zaman imkansıza dönüştü, neden dönüştü? Zamanın hiç de önemli olmadığını kavrıyorsun. Gün, saat, dakika.. Zaman bilgisi yersiz. Neden önemli neden!.. Dönüşümün sebebi de belli. Ee kendine sorduğun soruların cevaplarını verebiliyorsan olay ne? Olay kafanda ve orada kurduğun senaryolarda. Olay geri dönüşü olmayan sözlerde. Olay huzurken kurulan hayallerin birer imkansıza dönüşmesinde. Olay bu hayallerden bir türlü kurtulamamakta. Aslında olay senin hayal dünyanda. Aslında olay senin yanlış insan üzerinde hayal kurmanda.. Geçmişte kalma ey sen! Her şey zamanındayken güzel.. Her şey zamanında anlamlı, değerli.. Sarf edilen cümle ve kelimelerden istediklerini son kullanma tarihi geçmeden sakla kendine. Saklamazsan zamanı geldiğinde anlamlarını yitirerek elinden alırlar, hiçbiri kalmaz bilesin..
Damla sakız hayallerimize yakamoz vursa,
Bari öyle canlansa da hayat bulsa...
Bari öyle canlansa da hayat bulsa...
3 yorum:
hanı derler ya zaman her seyın ılacı hayır zaman akıp gıden bır surec sadece arkana bakarsın zaman ne kadar cabuk gecdı dersın aslında ılerıye bakıb zamanı yevaslatmalısın.huzurla aranı duzeltmek ıstıyorsan ılerıye donuk hareket etmelısın....
"Hey sen, hayal kurma" mı? Ben mi?
Yapmayın. Hayal kuramayacaksam, taş olayım daha iyi:)
Hayal kurmak tabii ki serbest. Lakin bir nevi kendime seslendim ben burada, hayal kuruyorsan sonuçlarını bil de kur demek istedim.. Hayal kurmadan ömür geçmez ama sonuçların hep hüsran olacağını bilerek, bile bile lades demekle de pek kolay yaşanmıyor işte.. Ama yarın yeni bir gün deyip, umudu elden bırakmayacağız değil mi? Hımm peki!
Yorum Gönder