23 Temmuz 2012 Pazartesi

Leyleklerin Uçuşu



Jean-Christophe Grange'nin yayımladığı ilk romanı Leyleklerin Uçuşu..

Okuyacağım kitapları alırken belirlediğim belli bir tür yoktur. Elimden bırakamayacağım, sürükleyici, sıkmadan ilerleyen gibi özellikleri barındırsın bana yeter.. Lakin şu kişisel gelişim, pozitif düşünce, "düşündüm, başardım!" zırvalığından ibaret kitaplara hiç ama hiç tahammülüm yok. Okuyamam, okumam.

Şu zamana kadar polisiye, cinayet, gerilim türünde okuduğum Agatha Christie'nin Dersimiz Cinayet ve Doğu Ekspresinde Cinayet kitapları vardı. Bu tür üstüne çok kitap okumadığım için kıyas yapabilecek konumda değilim belki ama cinayet çözümlemeleri ve kurgu yönünden kesinlikle okunası kitaplardı. Uzun bir aradan sonra araya bir de polisiye koyalım dedim ve adını çok duyduğum Grange'yi okuyup, tanımaya karar verdim. Ama hangi kitabından başlasam bilemedim. Baş yapıt sayılan birden fazla kitabı var adamın. Ben de sordum, soruşturdum ve Leyleklerin Uçusu'nda karar kıldım.

Max Böhm adlı kuş bilimcinin yanına kaybolan leylekleri bulmak için çalışmaya gelen Louis Antioche, işiyle ilgili detayları öğrendikten sonra kuş bilimcinin yanından ayrılır. Ertesi gün Max Böhm'ün sıradışı ölümü ve bu ölümünü araştırmaya karar vermesi, onu hayatının bir daha eskisi gibi olmayacağı serüvenlere doğru götürecektir... Leylekler onu Bulgaristan'nın çingene mahallelerinden, Orta Afrika'nın balta girmemiş ormanlarına kadar çeşitli yerlere götürecek ve burada belki de "keşke bilmeseydim" dedirtecek gerçeklerle yüz yüze gelecektir.

Bu yazarların beyinleri nasıl çalışıyor, hangi loplarını kullanıyorlar, nasıl yapıyorlar cidden merak ediyorum.. Okuduğum çoğu yazar için geçerli.. İlk kitapları bu denli nasıl iyi olabilir.. Sabahattin Ali, Hakan Günday, Khaled Hosseini, Yusuf Atılgan...ki bunlar şu anda yazarken aklıma gelen ilk isimler.. Granger'de bu isimlerin arasına girmiş oldu, ilk kitabı olan Leyleklerin Uçusu'nun beni bu derece etkileyebilmiş olmasıyla..  Kitabı okurken, olaylar aklınıza gelmeyecek ve eğer ki gece okursanız hafiften "yusuf yusuf" yapmanızı sağlayacak şekilde ilerleyecek. Kitabın benim için tek eksik yanı sonu.. Eksik ama kötü değil.. Bu kadar! daha konuşmayayım, elimde olmadan kitapla ilgili önemli bilgi verebilirim.. Bu türü seviyorsanız, hemen okuyun..

2 yorum:

flzpink dedi ki...

Merhaba, Grange severek okuduğum yazarlandan. Leyleklerin Uçuşu, kurgusunu en zayıf bulduğum kitaplardan. Diğer kitaplarını da mutlaka okuyun derim, özellikle Kızıl Nehirler harikadır..
Hoşçakalın..

mec.si dedi ki...

Kurtlar İmparatorluğu ile Leyleklerin Uçuşu arasında kararsız kalmıştım. Kızın Nehirler listemde çok aşağı sıralardaydı. Bu yorumla biraz yukarı çıkartacağım. Tüm kitaplarını okumadığım için kıyaslama yapamam ama kitabın ilerleyişi beni tatmin etmişti. Yorum için teşekkür ederim, dikkate alacağımdan emin olabilirsin:)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...