* Varan 1: The Skin I live In- İçinde Yaşadığım Deri
Senaryo ve yönetmen koltuğundaki isim Pedro Almodovar..
Fransız polisiye yazarı Thierry Jonquet’in “Tarantula” isimli kitabından uyarlanan film, bir estetik cerrahının önce karısının daha sonra kızının intiharı sonucu aşırı sakin kalan ruh halinin aslında hiç de öyle olmadığını filmin sonlarına doğru "hadi canım oradan" dedirterek gösteriyor. Antonio Banderas'ın canlandırdığı estetik cerrah, evinin bodrumunda hazırladığı laboratuvarında özel bir deri yaratmaya başlıyor.. Buraya kadar pek bir sorun yok, bir doktor özel laboratuvarında kendisine özel bir çalışma yapıyor. Fakat bu hazırladığı özel deriyi nerede kullanacağı sorusu akıllara geldikçe, sorunda yavaş yavaş ortaya çıkıyor ve soruya "ah intikam sen nelere kadirsin, insanlara neler yaptırıyorsun" dedirtecek cinsten kapı gibi bir cevap alıyoruz.. Tüm bunların sonucunda, 2 saat boyunca yerinizde rahat oturtmayacak, gerilimini ince ince işleyen leziz bir film sizi ele geçirmiş oluyor.
Film bu kadar etkileyici ise kitap nasıldır az çok tahmin edebiliyorum. İzlemeden önce okumak isterdim açıkçası.. İmkanınız varsa okuyun sonra izleyin ya da keyfiniz bilir ama izleyein, spoiler vermeden susmalı en iyisi.. Filmi izleyenler buraya bir göz atın derim...
* Varan 2: Yeraltı
Senaryo ve yönetmen koltuğundaki isim Zeki Demirkubuz..
Nasıl bir film bu...Her bir sahneyi izledikçe sorgulamaya başlıyor, sorguladıkça ve izledikçe rahatsız olmaya başlıyorsunuz.. Muharrem'in psikolojisini, kendisiyle hesaplaşmasını, hissettiği ezikliği bir şekilde siz de hissediyorsunuz, siz de yaşıyorsunuz sanki. Genelleme yapmak yanlış...Çünkü bana bunları hissettiren sana ne hissettirir ya da bir şeyler hissettirir mi bilinmez ey sevgili okur...
Eski arkadaşlarının çıkacakları akşam yemeğine kendini zorla davet ettiren Muharrem'in, arkadaşlarının dengesiz davranışlarına, egolarını tatmin etme çabalarına, birbirlerine söyledikleri gereksiz iltifatlara daha fazla dayanamayacak, bir ya da birkaç yerde patlama-lar- yaşayacaktır.. Peki bu patlamalar nasıl olacak ve nelere mal olacaktır? Yaşadığı her patlamadan, sonucunda yaşadığın ve hissettiğin her acıdan bir şekilde zevk almaya başlamışsan, her eve girişinde bir mucizenin olmasını isterken gece olduğunda hiçbir değişiklik olmadığı için durumdan memnun olmaya başlamışsan, "nelere mal olacaktır?" sorusunun cevabının artık hiçbir önemi yoktur.
Film, Dostoyevski'nin ”Yeraltından Notlar” adlı kitabından esinlenerek çekilmiş.. Filme kitabı okumadan, merakıma yenik düşüp gittim. Ama kitabını da mutlaka okuyacağım. Çünkü Zeki Demirkubuz bir röportajında kitapla birebir olmadığını, kitabın onda yaratıklarından yola çıkarak senaryoyu yazdığını söylemiş.. Kitaptan esinlenerek çekilen film buysa kitap nasıldır kim bilir...
* Varan 3: Tatlı Rüyalar
Yazar koltuğundaki isim Alper Canıgüz..
Yazarın ilk kitabı olan Tatlı Rüyalar-Psiko absürd,romantik,komedi- akıcı dili ve bir sonraki cümleyi merak ettirecek cinsten anlatımıyla iki günde bitecek bir kitap. Olayların gidişatı, olmadık yerlerden olmadık karakterlerin çıkması, sayfaları çevirdikçe düğüm haline gelen olaylar ve bu düğümün nasıl çözüleceği merakı, her karakteri yıllardır tanıdığınız biriymiş gibi öğrenmenizi sağlayan betimlemeler vs vs...
Zekice kurgulanmış bir serüvene dahil olmak isteyenler zaman kaybetmeden okuyun..Yazarın ilk kitabından bu denli keyif aldıysam sırasıyla Oğullar ve Rencide Ruhlar ve Gizli Ajans'ı bir an önce okumak gerek..
Kitabın girişinde bulunan gülümseten o yazı;
"Zeki Müren'in Zeki Müren rolünde olduğu filmlerde canlandırdığı karakterlerin gerçek Zeki Müren'le ilgisi ne kadarsa, bu kitapta sözü edilen kişi ve olayların gerçekle ilgisi o kadardır".
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder